Liposuction; karın, kalça, uyluklar, kollar ve boyun gibi vücudun belirli bölgelerinden emme tekniği ile yağ alınan bir cerrahi prosedürdür. Liposuction her ne kadar “yağ aldırma” işlemi olarak bilinse de bir zayıflama yöntemi değildir. Yanlış beslenme alışkanlıkları ve hareketsiz yaşam tarzına bağlı olarak ortaya çıkan aynı zamanda düzenli spora ve diyete karşı dirençli olan bölgesel yağlanmalara karşı bir tür vücut şekillendirme operasyonu olarak değerlendirilmesi daha doğrudur.
Liposuction İstanbul ilinde de pek çok farklı merkezde uygulanmakla olup seçilen merkez ve işlemi gerçekleştirecek olan uzman, liposuction operasyonunun başarısı açısından son derece önemlidir. Op.Dr.Evren İşçi Kliniği’nin uzman ekibi diğer tüm uygulamalarında olduğu gibi liposuction uygulamalarında da üstün başarısı ile ön plana çıkmaktadır Operasyondan önce, operasyon esnasında ve sonrasında hasta ile iş birliği içerisinde çalışmaya özen gösteren Op.Dr.Evren İşçi Kliniği’nin uzman ekibi; en iyi sonuçların alınmasını sağlayacak en doğru uygulamaların tespit edilip uygulanması konusunda her hasta özelinde titiz bir yaklaşım sergilemektedir.
Vücutta biriken bölgesel yağların cerrahi olarak dışarı alındığı liposuction operasyonundan sonra elde edilen sonuç; hamilelik, sürekli olarak kilo alıp verme gibi olağan dışı durumlarda kalıcı olmayabilir. Ayrıca uzmanların görüşü, hamilelik ve doğum sonrasında oluşan deri sarkmalarının ve selülitin liposuction yöntemi ile giderilecek bozukluklar olmadığı yönündedir. Bununla birlikte; liposuction selülit oluşumunu ortadan kaldırmamasına rağmen cilt yüzeyine yakın bölgeye uygulama yapılması sayesinde nispeten düz bir cilt görüntüsü elde edilmesinde etkilidir. Sürekli kilo alıp veren kişilerde oluşan deri sarkmalarının da liposuction yöntemi ile giderilmesi mümkün değildir. Bu tip vücut yapısına sahip kişilerde liposuction uygulaması yapılacak olduğu durumlarda ek yöntemler olarak sarkık deri giderme ve karın germe operasyonlarının uygulanması da bir gereklilik olarak kabul edilir. Başarılı bir liposuction ameliyatından sonra elde edilen estetik görünümün uzun vadede korunabilmesinin yolu; kişinin beslenme alışkanlıklarını düzene sokmasından ve egzersizi hayat şekli haline getirmesinden geçer.
Erkeklerin ve kadınların vücut yapıları birbirinden farklı olduğu için vücuttaki yağlanma oluşumları da farklı bölgelerde yoğunlaşır. Kadınlarda genellikle kalça, göbek ve basen gibi bölgelerde meydana gelen spora ve diyete dirençli yağlanmalar, erkeklerde daha çok karın, sırt, meme ve belin yan taraflarında meydana gelir. Kilo alımına bağlı olarak kolayca yağlanan bir bölge olan çene altı bölgesi, diyet ve sporla çözüm bulunamayan en inatçı yağlanma yerlerinden biri olarak değerlendirilir. Sürekli göz önünde bulunan çene bölgesine Liposuction uygulaması ile iz bırakmadan müdahale edilmesi ve bu bölgedeki sorunun giderilmesi de mümkündür.
Liposuction operasyonları ortalama 1 – 3 saat sürmekle birlikte bu süre kişi özelinde ve uygulama bölgesine göre değişiklik gösterebilir. Uygulama yapılmadan önce cerrah, şekillendirilmek istenen ve yağın alınacağı bölgeyi işaretler. Ardından uygulamanın yapılacağı bölgeye, sıvı çözelti enjekte edilir. Bu sıvı hem bölgenin uyuşturulmasını hem de uygulamanın daha rahat bir şekilde gerçekleştirilmesini sağlar. Ardından cilde 1-2 mm’lik kesiler atılır ve yağlı bölgeye buralardan kanüller yerleştirilir. Kanüllerin bağlı bulunduğu vakum makinesi, kısmen sıvılaştırılmış yağı emerken, yağın parçalanmasını ve en hızlı şekilde boşaltılmasını sağlamak için vakum borusu yüzeyde hareket ettirilir. Ameliyattan sonra, içeride oluşan sıvının dışarı akmasını sağlamak ve ödem oluşmasını engellemek için kısa bir süreliğine kesiler açık bırakılır. İşlem tamamlandıktan sonra açılan kesilere dikiş atılıp bölge sıkı bir şekilde bandajlanır.
Botox Güvenli Bir Medikal Prosedürdür
Son yılların en popüler yöntemlerinden biri olan botox yönteminde Clostridium botulinum adlı bakteriden elde edilen bir nörotoksin olan botoks kullanılır. Bu madde sinir uçlarındaki, iletimi sağlayan maddelerin salınımını engelleyerek; sinirden hedef organa doğru olan iletimi bloke eder ve hedef organdaki işlevin azalmasını ya da tamamen kaybolmasını sağlar. Diğer bir deyişle o bölgedeki hedef kasın kasılmasını engeller ve kasılmasına bağlı olarak derinin kırışık bir hal almasına neden olan kası geçici olarak devreden çıkartır. Botox yöntemi mimik kaslarının hareketlerine bağlı olarak ortaya çıkan yüz ve alın kırışıklıklarının azaltılması ve aşırı terlemenin olduğu bölgelerdeki terlemenin azaltması amacıyla uygulanabilir.
Botoksun enjeksiyonundan sonra kaslardaki zayıflama etkisi birkaç gün içerisinde başlamakla birlikte sürekli artış gösterir. Bu artış en az iki hafta sürer ve kırışıklıkların giderilmesi konusunda en iyi sonuçlar 2-3 haftalık periyotta ortaya çıkar. Bu süre içerisinde uygulamanın yapıldığı bölgede asimetri ya da düzensizlik gözlemlenmesi geçici ve normal bir durum olarak kabul edilir.
Botoks uygulamasından en iyi sonuçların alınabilmesi için yüzdeki kırışıklıklara yönelik botoks uygulaması yapıldıktan sonraki en az 4 saat boyunca başın öne doğru eğilmemesi, uygulama bölgesinin ovuşturulmaması ve bölgeye masaj uygulanmaması konusunda dikkatli olunmalıdır. Botox yaklaşık 4-6 ay etkili olsa da iki yıl süreyle düzenli bir şekilde botoks enjeksiyonu yapılan kişilerde, mimik kaslarında belirgin bir zayıflama olur. Bunun sonucunda dinamik çizgilerde daha kalıcı bir düzelme oluşabileceği gibi botoks uygulamasının daha uzun aralıklarla yapılması da yeterli gelmeye başlayabilir.
Detaylı bilgi almak için : https://drevrenisci.com/